Book Title: AVLU - Η ΚΑΓΚΕΛΟΠΟΡΤΑ
Author: Andreas Franghias
ISBN: 978-975-08-1189-0
Language: Turkish
Publisher: In Turkey Yapı Kredi Yayınları, 2007, translation Berin Myisli
Description: Çok para kazanma hayalleriyle yanıp tutuşan sokak satıcısı Eftihis, taşrada öğretmenlik yapan kocasından hayallerine sığınan Lukia, direniş zamanının yiğitlerinden muhasebeci Andonis, siyasi suçlu, kendinden kaçak Angelos ve onu muazzam bir aşkla bekleyen İsmini...
Author: Andreas Franghias
ISBN: 978-975-08-1189-0
Language: Turkish
Publisher: In Turkey Yapı Kredi Yayınları, 2007, translation Berin Myisli
Description: Çok para kazanma hayalleriyle yanıp tutuşan sokak satıcısı Eftihis, taşrada öğretmenlik yapan kocasından hayallerine sığınan Lukia, direniş zamanının yiğitlerinden muhasebeci Andonis, siyasi suçlu, kendinden kaçak Angelos ve onu muazzam bir aşkla bekleyen İsmini...
Avlu, 2. Dünya Savaşı’nın yıkıntıları arasındaki Atina’nın belki de en yoksul mahallesinde yaşayan insanların hüzün ve mizah yüklü öyküsü. Kendisini yeniden biçimlendirmeye çalışan bir kentin geleceğinin belirsizliğiyle geçmişinin kâbusları arasında salınan bir toplumun portresini çizen Andreas Franghias’ın romanı, suyun öte yanından tutulan bir ayna.
Eftihis, the street vendor who is burning with a desire to make a lot of money, Lukia who hides in the memories of her husband who teaches in a village, the accountant Andonis, who used to be a brave fighter at times of resistance, the political prisoner Angelos, who also ran away from himself and Ismini who waits for him with undying love…The book is full of emotion and humor and tells about the story of people living in Athens during the Second World War, among the ruins of perhaps the city’s poorest district. Andreas Franghias’ın story is a reflection of a society that tries to restructure itself, torn between the nightmares of the past and ambiguities of the future.
Kitaptan: “…Angelos derin bir nefes alarak zorlukla devam etti: ‘Korku bir hastalıktır, İsmini. Sinirlerini bozar, beynini boşaltır, iç organlarının titrediğini hissedersin. Çok ağır bir hastalıktır, insanı felç eder, aptallaştırır. Bu durumun yaşamakla hiçbir ilgisi yoktur, her geçen gün kaosa sürüklenirsin. Yaşamda kalma çabası çok masraflıdır. Açıkça söylüyorum: Korkuyordum. Şimdi ikinci aşamadayım: Utanıyorum. Dün akşam yatağın altındaydım, hiç benden bunu bekler miydin? Bu akşam ise işe yaramaz bir şey gibi bu depodayım. Fakat teslim de olamam…’…”
From the Book: “ …Angelos took a deep breath and continued with great effort:
‘Fear is an illness, Ismini. It wrecks your nerves, empties your brain, you feel your internal organs shivering. It’s a severe illness, it paralyzes one, it makes one stupid. This condition has nothing to do with living, everyday you find yourself moving towards chaos. The cost of surviving is very high. I tell you honestly: I was afraid. Now, I’m in the second stage: I’m ashamed. Last night I was under the bed. Would you have ever expected this from me? Tonight I’m in this storage like a useless thing. But I can’t surrender either…”
Kitaptan: “…Angelos derin bir nefes alarak zorlukla devam etti: ‘Korku bir hastalıktır, İsmini. Sinirlerini bozar, beynini boşaltır, iç organlarının titrediğini hissedersin. Çok ağır bir hastalıktır, insanı felç eder, aptallaştırır. Bu durumun yaşamakla hiçbir ilgisi yoktur, her geçen gün kaosa sürüklenirsin. Yaşamda kalma çabası çok masraflıdır. Açıkça söylüyorum: Korkuyordum. Şimdi ikinci aşamadayım: Utanıyorum. Dün akşam yatağın altındaydım, hiç benden bunu bekler miydin? Bu akşam ise işe yaramaz bir şey gibi bu depodayım. Fakat teslim de olamam…’…”
From the Book: “ …Angelos took a deep breath and continued with great effort:
‘Fear is an illness, Ismini. It wrecks your nerves, empties your brain, you feel your internal organs shivering. It’s a severe illness, it paralyzes one, it makes one stupid. This condition has nothing to do with living, everyday you find yourself moving towards chaos. The cost of surviving is very high. I tell you honestly: I was afraid. Now, I’m in the second stage: I’m ashamed. Last night I was under the bed. Would you have ever expected this from me? Tonight I’m in this storage like a useless thing. But I can’t surrender either…”